Düğünlerini fotoğrafladığım Ayşegül ve Şafak, bana çekim ve albüm hakkında bir yorum yazısı göndereceklerini söylediklerinde, bir paragraflık görüşlerini bekliyordum. Onun yerine Ayşegül’den harika bir mektup aldım 🙂 Hatta onlara hazırladığım düğün albümünün fotoğraflarını da çekip eklemiş!!
O kadar hoşuma gitti ki, onların da izniyle sizlerle paylaşmak istedim. İnsan kendisi hakkında yazılmış böyle bir yazıyı okuyunca nasıl şımarmasın 🙂
Düğün tarihimiz yaklaştıkça, herkesten sürekli şu sözleri duyar olmuştuk: “Aman tadını çıkarın, çabucak geçiveriyor, insan nasıl geçtiğini anlamıyor”. Bir de şu vardı: “Geriye sadece fotoğraflar kalıyor, aman iyi bir fotoğrafçı bulun!”
O sıralarda, bütün o kaosun ortasındayken bu sözler çok anlamlı gelmiyordu, ama şimdi geriye dönüp bakınca çok doğru olduklarını görebiliyorum. Gerçekten de geriye sadece fotoğraflar kalıyor. Video da değil, çünkü o video hiç izlenmiyor J
Biz çok şanslıydık, çünkü Erkin o gün sabahtan akşama kadar bizimleydi. Özellikle gelin milletinin ne kadar stresli olduğu malum, bende de (çaktırmasam da) stres ve heyecan doruklardaydı. Çünkü gerçekten kolay değil, herkes size bakarken oldukça ağır ve acaip bir giysiyle etraflarda gezmek başlıbaşına bir stres kaynağı..
Ama Erkin bütün gün bize destek oldu, sabah kuaföre geldiği andan itibaren, evdeki hazırlıklar sırasında, gelin arabasında, her yerde sürekli yanımızdaydı. Hem çok sakin ve insanı rahatlatan bir tarzı vardı, hem de esprileriyle ortamı şenlendirdi. Bence her geline böyle bir destek gücü lazım!
Düğün bitip de fotoğraflarımız ve albümümüz geldiğinde Erkin’den destek almakla ne kadar doğru bir karar verdiğimizi anladık. Fotoğrafların hepsi birbirinden zarif ve güzel, albümümüz olağanüstü şık! Alelade bir fotoğraf albümünden çok, neredeyse bir kitap hazırladı Erkin bize, gören herkesten çok olumlu yorumlar alıyoruz. Herşeyden önemlisi, o günün en güzel anlarını, en neşeli ve keyifli saniyelerini istediğimiz zaman olanca canlılığıyla anımsayabiliyoruz.
Ellerine sağlık Erkin!
Bu yazıda en çok ilginizi çeken şey ne oldu?